25 Ekim 2012 Perşembe

Eyvah Sütüm Yetmiyor! - Pozitif Süt Hikayem



Sütün yetiyor mu? Aç kalıyor galiba? Biraz da mama mı versen? Kayınvalidelerden, arkadaşlardan (artık nasıl arkadaşsa o), komşulardan hatta tanıyan tanımayan herkesten yeni anneyi herhalde bunalıma sürüklemek için gelen aynı sorular, imalar. Arebesk bir toplumuz neşeli, mutlu olaylar ilgimizi çekmiyor nerede bir sıkıntı, dert, acı hepimizin gözü orada. E yeni anne mutlu, aylardır beklediği bebeğine kavuşmuş hemen yapıştırıyoruz tabii bir sorun bulma umuduyla “Sütün yetiyor mu?”      

Hele ki bebeğiniz emdikten sonra ağlasın veya biraz zayıf olsun hemen “Sütün az, biraz da mama ver” diye tuttururlar. E peki vereyim dersen de yandın bu sefer de başka bir grup “Her annenin sütü yeter sen kolaya kaçıyosun!”diye üstüne gelmeye başlar. Başta bebek doysun diye illa ver denilen mamalar, birden bebeğe her türlü zarar veren şeytan icadı tozlara dönüşür. Sanki onca doktor, bilim adamı bu mamaların formülünü hazırlarken oturdu, çizgi filmlerdeki kötü kahramanlar gibi “ne yapsak da şu bebeklere zarar versek” diye düşünüp sonunda bu mamaları yarattı. Peki sütü bol bol gelenler rahat mı, onlara da “Daha ne kadar emzireceksin kaç aylık oldu artık memeyi kes.”, “Zaten belli bir aydan sonra anne sütünün bir faydası yok.” diye emzirmeyi bıraksın basklıları, inek benzetmeleri…   

Doğuma kadar bu meşhur süt yetti-yetmedi meselesinden haberim yoktu. Doğumdan sonra birkaç kişi sormuştu “sütün çok mu?, yetitiyor mu?” diye ama ben ne demek istediklerini bile anlamamıştım “nereden bilebilirim ki, ne kadar istiyorsa o kadar emiyor işte” demiştim hep. Doğumdan on gün sonra bir rahatsızlık geçirdim ve bir ay sürecek ilaç tedavisine başladım. Bu sürede anne sütü vermem yasaktı. Formül süte geçtik (Aptamil 1). Ben de süt üretimim durmasın diye her öğünden sonra sütümü sağıp dökmeye karar verdim. Ama planladığım gibi olmadı işler, zaten rahatsızım, akşam mamalarını eşim veriyordu ben de sadece süt sağıp atmak için kalkmamaya başladım. Sağdığım süt miktarı da azalmaya başladı tabii çünkü anne sütü üretimi tamamen arz-talep dengesiyle yürüyor. Yani ne kadar sağılırsa veya bebek ne kadar emerse o kadar yerine yeniden üretiliyor. 

Bir ayın sonunda tedavim tamamlandı, doktor artık emzirebilirsin dedi. Ben de zaten baştan beri sinir olduğum mamayı rafa kaldırdım, emzirmeye geçtim. Nasıl hevesliyim, emzirmeyi baştan beri sevmiştim bir aydır da hasretim. Sandım ki aynı mamadaki gibi düzenli 2-3 saatte bir kalkacak 15 dakika emzireceğim sonra hop yine uykuya dalacak. Kazın ayağı öyle değil, saatlerce emer uyumaz, hah uykuya daldı dersin yatağa koyarsın ağlamaya başlar, ne uyumaya zaman bulabilirsin ne de ağzına iki lokma birşey atmaya. Bir haftanın sonunda harap ve bitap düşerekten doktor kontrolüne gittik ve gördük ki sadece 30 gram almış. Doktor da yeterince kilo alamıyor tekrar mama desteğine geçelim dedi. Her gün üç kere, 20 dakika emzirdikten sonra 60-90 cc mama tavsiye etti. O anda o kadar üzüldüm ki şimdi dönüp bakınca kendimden utanıyorum. Ne hastalıklar, sıkıntılar, ne dertler var dünyada bense “neden benim sütüm yetmiyor”, “yavruma yetemiyorum” buhranlarıyla kendimi yıpratmışım. 
 
Eve gelir gelmez hemen internet başında başladım araştırmaya, süt nasıl arttırılır diye ve işte böylece “Eyvah, sütüm yetmiyor!” fenomeniyle de tanışmış oldum. Forumlar, bloglar, sayfa sayfa yazılar, bütün anneler endişeli hatta hamileler bile daha doğurmadan sütüm yetecek mi ne yesem ne içsem de sütümü arttırsam derdine düşmüş. Bir süre kafayı bu yazılara gömüp zaten düşük olan moralimi iyice dibe çektim. Sürekli ağlayan, üzülen, emzirme aralarında da süt sağıcam diye az uyuyan ve sürekli sütü arttırdığına inanılan şeyleri şifa niyetine tüketip duran bir anneye dönüştüm. Öyle ki artık bebeğimden çok süte odaklanmıştım. Böye birkaç hafta daha geçti ve ikinci ay kontrolüne gittik. Kızımın kilo alımı gayet iyiydi, sağlıklıydı, herşey süperdi benim dışımda tabii. Herkes durumdan memnun gibiydi eşim , doktor, kızım...ben hariç herkes. O anda fark ettim ki ben bu süt meselesini takıntı haline getirmişim, sütümün az olmasını hazmedemeyip, bunu bir nevi “anne olarak yeterli olmamak” veya “iyi bir anne olamamak”la eşleştirip, bu konuyu kendimce bir hırsa dönüştürmüşüm. 

Üçüncü ayda harıl harıl sütlü tatlılar vs. tüketmeyi, süt arttıran yiyecekler meselesini bıraktım. Canım ne istiyorsa onu yedim. Sağma konusunu da abartmadım. Sütü arttırmak için her gün en az bir kez sağmaya çalıştım ama kendimi de harap etmedim. Sağamadığım günler vicdan azaplarıyla kıvranmadım. Sürekli internetten bu konuyu okumayı da bıraktım, bebek gelişimi ile ilgili başka konulara ilgimi yönlendirdim, daha çok dinlenmeye çalıştım, her gün kısa süreliğine de olsa bebeğimi kanguruya (bkz.butik) atıp dışarı çıkmaya, dolaşmaya kafa dağıtmaya başladım. Bu arada kızım da gittikçe daha az mama almaya başlamıştı, ben emzirdikten sonra teklif ediyordum ama her geçen gün daha az içiyordu. Sağdığım süt miktarı da gittikçe artıyordu. Ben de baktım sütüm artıyor, verdiğim mama miktarlarını yavaş yavaş azalttım. Bu durum aslında çok hoşuma gidiyordu ama yine kaptırmayayım diye üzerinde fazla durmamaya çalıştım. 

İşte böyle böyle yaklaşık bir buçuk ayda anne sütüm tekrar yetecek seviyeye geldi. Ha gelmeye de bilirdi, hiç de sorun olmazdı. Bu durumdaki annelere yardım etsin diye çok başarılı formül sütler var, bu çok büyük bir sektör ve her marka ürününü anne sütüne en yakın hale getirmek için bilimsel çalışmalara her yıl milyonlarca dolar harcıyor. Tabii ki anne sütü çok kıymetli ama süt için de kendimizi yıpratmayalım.Çünkü anne sütünden daha değerlisi anne sevgisi.

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Yazınız duygularima öylesine tercüman oldu ve iyi geldi ki çok teşekkür ederim 35 günlük anneyim ve bakış açımı değiştirdiğinizi söylemeliyim.

leylaveben dedi ki...

Çok teşekkür ederim. Bu vesileyle ben de yazıma güncelleme notu ekleyeyim. Kızım şimdi 17 aylık, 3 hafta önce emmeyi kendi isteğiyle bıraktı. Süt geliyor hala ama madem istemiyor zorlamayacağım. İtiraf edeyim aslında biraz zorladım ama sonra pes ettim.
Bu kadar süre emzirebildiğim için şükretmem gerek zaten. Demek ki ilk bir ayında emziremeyen, sağdığı süt miktarı 20cclere düşen ve 6. aydan itibaren çalışmaya başlayıp sütünü sağarak veren anneler bile 16 ay emzirebiliyor, yeter ki endişe etmeyelim:)

İslamda.org dedi ki...

çok teşekkür ederim yazı için ayrıca sitemi ziyaret etmeyi unutmayın http://islamguzelahlaktir.blogspot.com/